"Namus" cinayetlerinin Suçlusu Kim?
Yılda yüzlerce kadın "namus" adı altında psikolojik ve fiziki şiddete maruz kalarak, yaralanıyor, sakat kalıyor veya katlediliyor. Bu cinayetlerle mücadele etmek için ise Kadın Merkezi Vakfı (KAMER), "Suçlu Kim?" adlı proje geliştirdi. Ocak ayından bu yana yapılan çalışma bir yıl sürecek. Avrupa Birliği Delegasyonu ve İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği (SİDA) tarafından desteklenen projeyi, KAMER’in kurucusu Nebahat Akkoç değerlendirdi.
Ayıp ve yasaklar…
Akkoç, “Biz de soruyoruz; Suçlu Kim?” sorusuna şöyle yanıt verdi: “Aile, devlet, ya da toplum, hepimiz yani.” Proje kapsamında şuana kadar en az 100 dava dosyası incelendiğini belirten Akkoç, meseleyi sadece son yaşanan şiddet ya da cinayetler üzerinden yaklaşıldığı zaman, kadınların yaşadığı diğer hak ihlallerinin görülmediğini ifade etti. Akkoç, şöyle devam etti: “Bir kız çocuğu düşünün, dünyaya geldikten sonra birçok hakkı gasp ediliyor. Hatta doğmadan önce. Doğacak bebeğin cinsiyeti belli olduktan sonra başlıyor şiddet. Eğer oğlan çocuk isteniyorsa (ki; genellikle öyle oluyor) anne hamileliğini bile sağlıklı geçiremiyor. Kız çocuk oğlan çocuktan ayrı bir yaklaşımla büyütülüyor. Ayıp ve yasaklarla çevreleniyor, eğitim hakkını kullanamıyor, zorla ve erken evlendiriliyor, dövülüyor, kakılıyor vs... Böyle büyüyor. Sonra bir şiddet ya da cinayetin mağduru oluyor. Cesaretini toplarsa dava açıyor. En iyi ihtimalle bütün bu geçmiş yok sayılarak o dava üzerinden yine de kadın olduğu için horlanarak hakkını aramaya çalışıyor.”
Davalar takip edilecek
Kadının tüm hayatı boyuca kullanamadığı haklarını ele alarak, “Suçlu Kim?” diye soran Akkoç, “Hayatını kaybeden kadının hangi haklarını kullanamadığını, suç teşkil edecek hangi durumlarla karşılaştığını ortaya çıkarmaya, her dosyaya insan hakları ve uluslararası sözleşmeler ışığında bütüncül bir yaklaşım sergilemeye çalışıyoruz. Kamuoyu ile paylaşılmış, basında yer almış ya da kadınların talebi ile belirlenen davaları ayrıntılı olarak takip etmek için bu projeyi geliştirdik” şeklinde konuştu.
"Muğla’da 52 dava dosyası ele alındı."
Projenin öncelikle KAMER’in örgütlü olduğu kentler başta olmak üzere tüm Türkiye’yi kapsadığını belirten Akkoç, Muğla'nın Bodrum ilçesinde görülen davalardan şimdiye kadar 52 dosyanın ele alındığını söyledi.
"Erdoğan’ın konuşmaları talihsiz."
Akkoç, ülkede yaşanan cinsel istismar vakalarında yaşanan artışla birlikte Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın “Çocuk doğurmayan kadın yarım kadındır” sözlerini hem evrensel insan hakları hem de inançlar açısından "talihsiz" bir açıklama olarak değerlendirdi. Siyasi iradenin bu ve benzeri açıklamaları cinsiyet ayrımcılığını körüklediğini vurgulayan Akkoç, “KAMER olarak biz bu ve benzeri açıklamalar ile gündem oluşturmuyoruz. Elimizde Türkiye’nin ilk imzayı attığı Avrupa Konseyi Sözleşmesi var. Dayanağımız yasalar, uluslararası sözleşmelerdir” diye belirtti. (DİHA)
Güneydoğu Ekspress, 13.06.2016
http://www.guneydoguekspres.com/haber/15489/namus-cinayetlerinin-suclusu-kim.html